Babalar

“Baba ne demek?” diye sorduğumuzda; diyeceksiniz ki bunu bilmeyecek ne var : Ama bildiğimiz bu babanın yanında; koruyucu, velinimet, ecdad, ata, tekke büyüğü, Bektaşi babası, zencilerde görülen sara’ya benzer bir hastalık, kirli işler yapan çetebaşı, mafya babası, bir sanatçıya veya siyaset adamına verilen unvan, hatta iskele babası vs. gibi tarifleri de sıralamamız gerekir. Bizim bu günkü konumuz hepimizin bildiği babalardır, gerçek babadır.. Baba çocuğunu yetiştirmek için dişinden tırnağından artıran, onları okutan, hayata hazırlayan, yuvalarını kuran, onların mutluluğunu isteyen hangi yaşta olursa olsun bir yolculuk sonucu sağ salim eve dönmesini bekleyen kişidir. Geçtiğimiz günlerde; Dünya Sevgililer Günü’nü, Dünya Kadınlar Günü’nü, Dünya Anneler Günü’nü kutladık, iki hafta sonra da Dünya Babalar Günü’nü kutlayacağız. İncelediğimiz zaman; Türkiye’de kutlanan veya kutlandığından çoğumuzun haberinin olmadığı yüzden fazla gün ve her günün de bir hikayesinin olduğunu görüyoruz. İki hafta sonra kutlayacağımız Babalar Günü ilk olarak Batı Virjinya eyaletinde ortaya çıkmıştır. Sonora Smart Dodd, bir pazar günü kilisede, Anneler Günü kutlamaları esnasında, son 6. çocuğunu dünyaya getirirken ölen annesinden sonra bir savaş gazisi olan babası W.Jackson Smart’ın annelik görevini üstlendiğini, kendisi ve diğer beş erkek kardeşini büyük fedakarlıklarla yetiştirmeye çalıştığını düşünür ve babalar için de bir günün olması gerektiğine karar verir. ilk olarak 19 Haziran 1910’da Washington’da kutlanan babalar günü; 1966 yılından itibaren Amerika Birleşik Devletleri’nde her yılın Haziran ayının üçüncü pazar günü, resmen kutlanmaya başlanır. Bu ve buna benzer günlerin pek çoğu Amerikan ekonomistleri tarafından türetilen günlerdir. Türkiye’de bu günlere ayak uydurmuştur. Amaç sevgiyi hatırlatmak ve piyasayı hareketlendirmektir. Babalar günü sebebiyle 15 Haziran 2014 Pazar günü öncesi bir telaş başlayacaktır. Duyurular, sergiler, indirim ilanları, taksitlendirmeler vs. Hayatımızın her döneminde bize kol kanat geren, öğütler veren bizim mutluluğumuzu isteyen her sıkıştığımızda kapısını çaldığımız babamıza ne alalım diye düşüneceğiz. Ama hiç bir babanın beklentisi bu özel günde alınacak bir hediye değildir. Aslında onlara vereceğimiz bir gül, açacağımız bir telefon yeterlidir. Şunu unutmayalım ki “evlatlarının mutluluk haberleri onlar için en büyük hediyedir.” Diğer taraftan babasını hiç görmeyenler, görüp de herhangi bir şekilde kaybedenler, anne ve babası ayrı yaşayanlar buruktur. Onlar bu günün çok çabuk bitmesini isteyecektir. Şimdi Soma faciasında babasız kalan yüzlerce çocuğu düşünüyorum…
  • 915
  • 1