Çocukluğumdaki Bayramlar

Pandemi döneminin baskısına rağmen dört başı mamur olmasa bile 23 Nisan Çocuk Bayramını ,19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını ve Ramazan Bayramı’nı kutladık. 1 hafta sonra Kurban Bayramı’nı kutlayacağız.

Çocukluğumdaki kurban bayramlarının çoğu Akşehir’de geçti. Bayram öncesi aldığımız bayramlık elbiselerimizi başucumuza koyar uyurduk hatta yeni ayakkabımızı da…. Bayram sabahı uyanınca yeni elbisemizi giyer her zaman 9 tekbir 2 rekât olarak tarif edilen bayram namazını kılmaya giderdik.

Kurban genellikle evlerin bahçelerinde hatta bahçesi olmayan evlerin kapıların önlerinde kesilirdi.

Akşehir’deki Ali Cumbul dayının tarihi Ermeni Kilisesi’nin karşısındaki evinin bahçesinde kestiği koyunun hikayesini unutmuyorum. Koyunun boynu tam koparılmadığı için kafasını sallaya sallaya kaçtığını yakalanarak tekrar yatırılıp kafasının kesildiğini hatırlarım. Bu bahçe bugün Türkiye çapında hatta yurtdışına pazarlanan Başak Gıdanın pirinç ununun ilk değirmen taşlarıyla üretildiği yerdir.

Akşehir de kurban kesildikten sonra ciğeri kavurularak ailecek yenirdi. Bayram sabahları teyze oğlu Ali Cumbul’la büyüklerimizin ellerini öpmeye çıkardık. Ali Cumbul dayı (Büyük Ali Cumbul) 25 kuruş, Ali Osman dayı 10 kuruş, Remziye Teyze 5 kuruş verirdi. Daha sonra Osmanlı Bankasının önünde kurulan bayram yerine giderdik. Orada çemberler, düdükler, fıtçalar (topaçlar) kaynana zırıltıları, balonlar, kavallar, davullar ayrıca renkli macunlar, pamuk helvalar, elma şekerleri vs. satılırdı. Evde kurban eti olduğu halde türüm türüm kokan seyyar satıcıdan köfte yerdik. Bazı bayramlarda da Teyze oğlu Ali Cumbul’ la içinde farklı farklı maniler olan akide şekerleri satar para kazanırdık.

Yıllar ilerleyince bayramların seyri değişti. Bestekar Sadettin Kaynak’ın “Hoş geldin evimize şiir oldun dilimize…” şarkısı her ortamda söyleniyordu. Pek çok yörelerde kurban kesmeler kalktı. Kurban kesme yerine vakıflara veya resmî kurumlara bağış yapılır oldu.  Eş, dost arasındaki bayramlaşmalar kalktı, turistik gezileri dönüştü.

Nerede olursak olalım çocukluğumuzda yaşadığımız bayramları özlüyoruz ve her zaman;

“Nerede o günler, nerede o bayramlar” demekten kendimizi alamıyoruz …

  • 1202
  • 8