Gurur verici bir havadis. Ama nasıl gelmiş. Detaya girdiğimizde 63 bin hesabının Akşehir’den geçen 1322 otobüs sayısının her otobüste 48 kişinin bulunduğu farz edilerek hesaplandığı görülmüştür.
Bu bir istatistiktir, tartışılabilir. Ben “İstatistiği: yanlış rakamların doğru toplanmasıdır” diye tarif edenlerden değilim. Veriler doğru toplanırsa, istatistik de doğru olur.
Aslında Akşehir’de Turizm Enformasyon Bürosunun kurulması, kayıtların tutulması güzel bir başlangıçtır. Gelip geçen otobüslerin sayılmasının mutlaka bir amacı, bir hedefi belirlenmiştir. Ancak itiraf edildiği gibi Akşehir’den de 63 000 turist gelmiş-geçmiştir. Konaklama yoktur, lokantalar dolup taşmamıştır, Bedeli üç beş bin lirayı geçmeyen anahtarlık, biblo gibi hediyelik eşyanın dışında alışveriş yapan da pek olmamıştır.
Haberin detayında 1-10 Temmuz da Akşehir’e tahminen 200 bin turistin geldiği yazılmaktadır. Gelen turist bu on günlük süre içinde kaç gün konaklamıştır, ne kadar para bırakmıştır belli değildir. Yoksa bu 200 bin turistte mi gelip geçmiştir?
Son 6-7 yıldır turizm konusunda parlayan Beypazarı’na gelen 2013’teki turist sayısı bir milyon civarındadır. Safranbolu’da geçen yıl 222 000 kişi konaklamıştır. Amasra’ya bazı hafta sonları 40 000 kişinin günübirlik geldiği, balık yediği ve alışveriş yaptığı belirtilmektedir.
Sayın Başkan’ın “Akşehir turizm atağı peşinde; Şehirler Meydanlarla Anılır… Meydanlarımız Akşehir Turizminin hizmetinde” demesi güzel bir slogan olmakla birlikte bir şehrin turizm kenti olabilmesi için meydanların yanında insanların da turizme hizmet etmesi gerekmektedir. Bütün halka misafirperverlik ve yapancıya hizmet ruhu aşılanmalıdır.
Almanya, Rusya, İngiltere, Hollanda, İran, Fransa ve diğer ülkelerden Türkiye’ye gelen 32 Milyon yabancı turistten Akşehir’in de pay alması için çalışılmalıdır.
Bu kadar tarihi ve kültür zenginliği olan bir şehrin turizm bakımından geride olması kabul edilecek bir husus değildir.
Bu konuda en büyük görev Belediye’ye düşmektedir. Nasreddin Hoca ve Turizm Derneği, diğer dernekler, kuruluşlar, esnaf ve halk el ele verip bu işe el atmalıdır.
Turizm firmaları ile bağlantılar kurmak, organizasyonlar yapmak Akşehir’i tanıtmak bakımından önemlidir.
Bu arada:
– Gelen turist grubunu güler yüzle karşılamak, ilgilenmek
– Akşehir’i her bakımdan bilen rehberler tahsis etmek, vasıtalar vermek, gezdirmek,
– Önceden rezervasyon yaptırmayan ve konaklamak isteyen turiste, onun sosyal yaşantısına uygun (!) tertemiz oteller önermek,
– Onları; kişisel ihtiyaçlarını da giderebileceği (!) lokantalara, kebapçılara yönlendirmek,
– Grup halinde gelip bir iki gün konaklayanlara yöresel oyunlar, folklor gösterileri sunmak,
– Tanıtıcı broşürler, hediyeler vermek, bedelsiz ikramlarda bulunmak,
– Memnun bir turist bin turist demektir sloganını asla unutmamak
Akşehir turizmi için gereken ana kaidelerdir.
Ayrıca turiste iyi hizmet eden iş yerlerini ve esnafı desteklemek ödüllendirmek, onlara plaketler vermek, teşvik etmek turizmi canlandırmak için uygulanması öngörülen diğer küçük nüanslardır.
Gelen turist:
– En azından bir gece kalıp iki gündüz gezmiyorsa,
– Günübirlik gelip Akşehir’e para bırakmıyorsa
– Memnun olarak ayrılıp gezip gördüklerini etrafına anlatmıyorsa
“Meydanlar turizmin hizmetinde olsa ne olur, olmasa ne olur”
- 766
- 0