- İdrar söktürücü,
- Böbrek ve mesane iltihabını yok edici, taş ve kum düşürücü,
- Bağırsak sancılarını giderici,
- Ur ve yaraları tedavi edicidir.
- Romatizma, lumbago ve siyatik ağrılarını kesici,
- Vücuttaki fazla tuzu defedici.
- Şeker hastalığına iyi geldiği,
- Tozunun sürüldüğü bölgeye botoks etkisi yaparak cildi temizlediği,
- Besleyici, hatta baş ağrılarını dindirici niteliklerinin bulunduğunu ve daha pek çok şeye faydalı olduğunu tespit ettim.
Termiye
- by /
- 13 Mart 2012 /
- in Sosyal

Geçen ay AKSEVDER’in Ankara’da “Dünyanın ortası Akşehir Gecesi” yapıldı. Ben de oradayım hatta işin içindeyim. Bizim masada benim davet ettiğim Akşehirli olmayan dokuz sevgili dostum var. Bestekâr, sanayici, kebapçı, bürokrat, mali müşavir, mimar vs… Menü öncesi masalara Akşehir’den gelen bir iki tabak tahinli cıvık helva kondu. Bu ne dediler, açıkladım. Ekmekle birkaç sefer alıp açlıklarını giderdiler, tabaklar hemen boşaldı, beğendiklerini söylediler.
Biraz sonra sulu buğday göllesi geldi. Yanımdaki arkadaşım sordu: Bu aşure mi? Dedim ki aşure ne arar kardeşim, aşure mevsimi mi, bu gölle, gölle. Buğdayın fasulye ve nohutla kaynatılarak yapıldığı bir aperatif. Bir kaç kaşık aldılar, kalanı geri gitti.
Daha sonra masaya termiye geldi. İçimden inşallah sormazlar diye geçirdim; ama sordular: Peki bu ne, mısır gibi?
Gel de anlat şimdi termiyeyi…
Buna Akşehir’de termiye derler, tadına bakın dedim. Birkaç arkadaş termiyeyi kabuğu ile ağzına attı.
Kabuğunu soyarak, çıtlayarak yemelerini söyledim. Bir de öyle yediler ve dediler ki
Bunun tadı yok, tuzu yok, bu ne işe yarıyor?
Konuşmalar böyle devam etti. Anlatmakta güçlük çektim.
İşte size Akşehir’in bir özel ürünü daha.
Akşehir’in Kirazı, salatalığı, peynir baklavası, hersesi, tahinli pidesi, yağlıkuşlusu yanına bir de termiyeyi, ekleyelim…
Akşehirli termiyeyi iyi bilir. Çünkü termiye Akşehir yöresinde yetişir. Doğanhisar, Karaağa ve Deştiğin civarı.. Bunu televizyonda program yapan ünlü bir doktor da dile getirdi. Akşehir’de yetişen baklagillerden bir bitki olduğunu acıbakla ya da yahudi baklası olarak ta bilindiğini söyledi. Uzun uzun, faydalarından, tıpta kullanıldığından bahsetti.
Televizyon da Akşehir ismini duyunca gururlandım. Çocukluğum gözümün önüne geldi. Ense Irmak’taki arkası bahçe olan iki katlı evimizi hatırladım. Sokağın ortasından çay geçerdi. Yeşil halde toplanan termiye siyah kıl çuvallara doldurularak çaya konup, sararıncaya kadar birkaç gün akan suda bekletilirdi. Sanki o zamanki Ense Irmak termiyenin doğal beyazlaştırma tesisi idi.
İlkokul öncesi mahalle arkadaşlarımla gündüzleri o tesisin (!) kenarında oynar, geceleri çayın hışır hışır akan sesiyle uyurduk. Akşamları duvarın kenarına oturur, karnımıza çektiğimiz ayaklarımızı hep beraber öne iterek sokaktan yukarı doğru geçen sığır sürüsünü ürkütürdük. Ama hiç unutmuyorum bir gün ürküttüğümüz ineklerden biri beni süsmüş ve çaya atmıştı. Komşu kadınlar beni kurtarmış, annem ise kıyameti koparmıştı,.
Termiye beni nerelere götürdü görüyorsunuz.
Anılarımı bir tarafa bırakarak termiyeyi incelemeye karar verdim.
Yaptığım araştırmada Latince adı LİPUNUS olan bizim termiyenin kişiliğini öğrendim. Pek çok niteliklerinin yanında:
- 1535
- 2